Bağdat Caddesi

AYİDER Başkanı Melih Tavukçuoğlu, Kadıköy Life'a Konuştu...

     Enerjisi, dinamiği, fiziki ayrıcalıkları ve 24 saat nefes alan dokusu ile dünyanın gıptayla baktığı Bağdat Caddesi’nin son yıllarda problemlerle anılmaya başlaması ve ünlü mağazaların çekilmesi ile birlikte kan kaybettiği gerçeği gündemden düşmezken; AYİDER’in yüzleri güldüren tespitleri, gelecek için umut oldu. Her ne kadar Bağdat Caddesi’nin hâlâ olumsuzluklarla boğuştuğu kanaatini taşıyanlar bir hayli fazla olsa da, inşaatların tamamlandığı yapılara geri dönüşün ve ilave taşınmaların olması ile birlikte yakın zamanda ekonomik hareketlilikten payını almak isteyen kurum ve özel işletmeler, yatırım için kesenin ağzını açtı. Kabuk değişimi nedeniyle sıkıntıların yaşandığı Bağdat Caddesi’nde ekonominin kara bulutları dağılıyor. AYİDER’in hazırladığı rapora göre toparlanma dönemi başladı, caddede mağazaların doluluk oranı yüzde 80’e ulaştı, boş mağaza sayısı düştü. Kiralanabilecek ticari alan stoğu 75 bin metrekareye gerilerken, bu yıl içerisinde ünlü markalar caddede mağaza açmak için harekete geçti.

CADDE’NİN KIYMETİNİ BİLİYOR MUYUZ?

     Bir yanda eşi benzeri olmayan ayakkabılar, tuvaletler, birbirinden güzel kıyafetler, beyaz eşyalar, özel hobi araç gereçleri; diğer yanda sırt sırta vermiş leziz gurme mekânları, dünya mutfağının harika lezzetlerinin hâkim olduğu seçkin restoranlar, 5 kilometre boyunca kaldırımlarını ağaçlar süslemiş doğanın ödülü, denize paralel geniş kaldırımları ile ferah mi ferah dünya caddesi… “Böyle bir coğrafyada, böyle güzel bir cadde başka ülkede olsa, böylesine kendi haline bırakılır, potansiyeline haksızlık edilir miydi?” dedirten Bağdat Caddesi’nin kendi kabuğuna sığmazken zayıflama dönemine girmesinin birçok nedeni dikkat çekiyor. Bunlardan biri de, caddenin odak nokta haline getirilmesi yönünde bir çabanın olmaması. Bağdat Caddesi üzerinde prestij kimliği oluşturulması yönünde sistemli, planlı ve istekli bir kimlik oturtma isteği ve hareketi görülmüyor. Müzik etkinlikleri bile sadece mağaza açılışları ve özel günler dışında sokak sanatçıları tarafından gerçekleştiriliyor. Bağdat Caddesi buluşmaları, gece-gündüz cadde kaldırım etkinlikleri, sokak söyleşileri, farkındalık etkinlikleri, yetenek şovları, yılın belirli dönemlerinde geleneksel festivaller ve dünyaca ünlü sanatçıların da içinde bulunacağı ulusal konserler; ilk anda akıllara gelen yapılabilecek faaliyetler arasında yer alırken, dünyanın marka noktasında hiçbir planlı sosyal hareket görülemiyor.

TAVUKÇUOĞLU, KADIKÖY LIFE DERGİSİ’NE KONUŞTU

     Bağdat Caddesi’nde kentsel dönüşüm etkisinin özellikle ara sokaklarda 10-15 yıl daha devam etmesi öngörülürken, ana arter üzerinde ciddi ekonomik canlılık bekleniyor. AYİDER Başkanı Melih Tavukçuoğlu, güzel gelişmelere yönelik Kadıköy Life Dergisi’ne özel açıklamalarda bulundu.

İSTANBUL NE KADAR DEĞİŞİRSE DEĞİŞSİN, BAĞDAT CADDESİ DAHA DA DEĞERLENİYOR

     Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Melih Tavukçuoğlu, hazırladıkları rapor sonrasında Kadıköy Life’a özel şunları ifade etti: “İstanbul ile birlikte Kadıköy de değişiyor, çevremizde yeni AVM’ler yükseliyor. Alışveriş merkezlerindeki ticari faaliyetler elbette Bağdat Caddesi’ni olumsuz etkiliyor ancak cadde havası bambaşka, bilen iyi biliyor. Böyle bir yer, dünyada nadir var. 5 kilometre boyunca mağazalar, restoranlar, bürolar, ofisler, evler; açık havada ferah bir şekilde ayaklarınızın altında. Çevresi her ne kadar değişirse değişsin, giden Bağdat Caddesi’ne geri dönüyor, daha da değerleniyor. Ayrıca Bağdat Caddesi’nde eğitim düzeyi, İstanbul ve Türkiye’nin çok üzerinde.

MAĞAZALAR, YENİ DÖNEME GÖRE TASARLANIYOR

     İnşaat çalışmaları ile yaklaşık 5 milyar dolarlık ticari hacim oluştu. Yeni inşaat projeleri tamamlandıktan sonra cadde, daha da iyi konuma gelecek. Mağazalar da kendilerini yeni döneme göre tasarlıyor.

DÜNYA MARKALARI BAĞDAT CADDESİ’NE GELİYOR!

     Son aylarda ticarette yaşanan durgunluk ve kur dengelerinin bozulması ile birlikte caddenin kiracıları zorluk çekmeye başladı. Bazı binalar yenilenmek için yıkılmaya başlanınca yeni yer bulmakta sıkıntı çeken işletmeler, yüksek kira bedelleri de tuzu biberi olunca caddeden çekilmeye başladı. Özellikle son iki yıldır bu zor durum etkili oldu, ünlü firmaların çekilmesiyle erişilebilir markalar azaldı. Son zamanlarda ise kiraların düşmesi ve cadde üzerindeki inşaatların tamamlamaya başlamasıyla yeniden geri dönüş görülüyor, sevindirici gelişmeler yaşıyoruz.

TOPARLANMA DÖNEMİ BAŞLADI

     Kentsel dönüşüm nedeniyle mağaza sayısı 332’ye düştü. Bir yıl önce boş mağaza sayısı 110 idi, yani üç mağazadan birisi boştu. Kiralar düşünce 42 mağaza kiralandı ve boş mağaza sayısı 68’e kadar geriledi. Son verilere göre 332 mağazanın 264’ü doldu ve bu rakam, yüzde 80 doluluk oranına tekabül ediyor. Verilerimize göre Bağdat Caddesi’nde toparlanma dönemi başladı. Caddede bu yıl global markaların mağazalarını açacağını öğrendik. Apple, Channel, Samsung, Godiva, Eataly gibi yabancı markalar ile Beymen ve gittigidiyor.com gibi ulusal markalarımız yeni mağazalarını açacak.

BAĞDAT CADDESİ’NDE TANITIM EKSİKLİĞİ VE SOSYAL AÇLIK VAR

     Dünyanın en güzel ve sayılı noktalarından birine sahibiz ancak, Bağdat Caddesi’nde eksiklikler var. Zayıf bir Işıklandırma, oldu bitti, bu böyle olmamalı. Cadde cıvıl cıvıl hale getirilmeli. Sadece açılışlarda ve kampanyalarda mağazaların tek başına yaptığı bir iki palyaçolu gösteriler ile sosyal hareketlilik gelmez. Yerel yönetimlere büyük görev düşüyor. Bağdat Caddesi’nde bir şeyler yapılmalı; bizlerin aklına gelen çeşitli cadde konserleri, şiir akşamları, eğlenceler, aktiviteler ve daha neler neler… Bunlar geliştirilebilir, sayısız seçenekler var. Fiziki ve manevi ayrıcalıkları değerlendirildiğinde Bağdat Caddesi, inanılmaz bir etki ile mıknatıs gibi kendine çekecektir.

KADIKÖY LIFE DERGİSİ’NİN TRAMVAY KAPAĞINI DESTEKLİYORUM

     Bağdat Caddesi’nde bir trafik kaosu olduğu da gerçek. Bu da markalaşmayı olumsuz etkiliyor. Kadıköy Life’ın dediği gibi, ‘Dört teker nereye kadar?’ Artık caddeyi boydan boya saran raylı sistem, tramvay Bağdat Caddesi’ne kazandırılmalı. Caddeyi sarı dolmuşlara bırakmış gitmişiz, bu böyle yürümez.”